ABD’li Bakan Blinken’ı çok rahat görmediğini ifade eden Şendir, tavrının çok çelişmeli olduğunu belirtti. Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Özay Şendir, CNN TÜRK canlı yayınında şu açıklamaları yaptı;
Önce psikolojik başlıkları çıkarmamız lazım. Blinken’ın ‘ABD Dışişleri Bakanı değil de Yahudi olarak İsrail’e geldim’ sözünü dünyada bir tek Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan eleştirmişti. Blinken onu yaptı, bunu yaptı ama şimdi kalktı ve Türkiye’ye geldi. Psikolojik olarak önemli. Türkiye’nin karşılamada gösterdiği düşük profil etkili. Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kabul edilmiyor.
Ama bütün bunlar bizim ABD ile çok önemli meseleleri olduğunu ortadan değiştirmiyor. Tabi bugün Gazze ana konu olmuştur ama Suriye hatırlayın; en son Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD’nin bölgedeki faaliyetlerinin Türkiye’nin ulusal güvenliği açısından sıkıntı yaratabildiğinden bahsetmişti.
İsveç’in NATO üyeliğiyle ilgili Türkiye’ye verdiği sözü tuttu. TBMM’ye sevk etti. Buna karşı ABD, bakın F-16 satışını indirmediler bile. F-16 satışı da değil şu an sadece Block 70 seviyesinde uçaklarımızı çıkarabilecek kitlerin satımı kısmı senatoda aa bir türlü oylamaya geçmiyor. Beyaz Sara bir türlü şunu yapmıyor, hazır Menendez engeli de aşılmış; ‘Hadi Türkiye’nin bu dediğini yapalım’ ama harekete geçmiyor.
2,5 saat uzun bir süre, üstelik baş başa. Sonra heyetlerarası görüşmesi var. ABD’nin şöyle bir sıkıntısı var; Hem Irak hem de Suriye’deki üsleri İran’lı paramiliter gruplar tarafından durmadan hedef alınıyor. O bölgede güvenlik Suriye’de kuzey Irak’ta Türkiye’nin olduğu bölgelerde hiçbir sıkıntı olmuyor. Türkiye’nin ABD’nin planını bozduğu yerlerde bile bir sıkıntı olmuyor.
Görüşme önemlidir. Şunu biliyorum; Blinken, ateşkese karşı olduklarını söylüyor. Ama diyor ki; Ara verelim. O ‘ara’ tanımlandı. Ben tanımlamayı söyleyeyim… Öneri Mısır ve Katar’dan geldi. 6 ila 12 saat bir duraksama, aynı zamanda İsrail hapishanelerinde kadın ve başta Filistinli mahkumların serbest bırakılıp buna karşı rehinlerin serbest bırakılması gibi bir formülden bahsediliyordu. Bu da İsrail tarafından kabul edilmedi.
Orta Doğu’da bir çözüme varmak istiyorsanız Türkiye ile konuşarak ilerlemek zorundasınız. ABD bunu 3. haftada fark etti. Blinken geldi. Güney Kıbrıs’a gitti. Oradan tahminen İsrail aktarmaları için teşekkür etti. Irak’a geçti. Ama geldiğiniz yer şurası; 6 ülke İsrail’den büyükelçilerini geri çekmiş durumdalar. Dün Çad’da eklendi. Dolayısıyla Ankara’da önemli gelişmeler oluyor.
TÜRKİYE GARANTÖR ÜLKE OLUR MU?
Bir barış gücünün oluşturulması, bir tampon bölge oluşturulması, nasıl Kıbrıs’ta Rum Kesimi ile Türk Kesimi arasında yeşil hatta görev yapan bir BM Barış Gücü vardı. Bunlar 1963’ten beri var olan gruplar. Olabilir ama şunu çok net görmek lazım; Yani Filistin lehine gösteri yapmayı yasaklayan Fransa’nın Barış Gücü askeri gelse, oraya barış getirebilir mi? Ya da İsrail’e destek için oraya iki uçak gemisi, bir tane denizaltı, komuta gemisi, ABD gelse barış getirebilir mi?
FİDAN İLE GÖRÜŞEN BLINKEN’IN AÇIKLAMALARIYLA İLGİLİ ŞENDİR’DEN YORUM
Ben çok rahat görmedim ABD Dışişleri Bakanı’nı. Görüşme uzun olmuş. Belli talepte bulunduğu. Tavır çok çelişmeli. O zaman BMGK’da ateşkes çağrısını veto etmeyin. ABD Başkanı Beyaz Saray’dan çıksın desin ki; ‘İsrail’i ateşkese davet ediyorum’
ABD, ateşkes çağrılarını engelliyor. İsrail’in kınanmasını engelliyor. ABD Başkanı bu konuyla ilgili ağzını açmıyor. Ağzını açtığında da ‘Ateşkes Hamas’a yarar. Ara verelim.’ Ara vermek dediği, 6 veya 12 saati bile kabul etmedi İsrail.
“BU İŞ GİDEREK ŞİRAZESİNDEN ÇIKIYOR”
Mesele Hamas ise, ben dün bir fotoğraf koydum, Gazze’nin tam tersi istikametinde gözaltına aldıkları Filistinlilere yaptıkları şeyleri söyleyeyim; Bir tanesinin ellerinden kelepçeliyor, gözünü bağlıyor, dini müzikler dinleterek onu zorla dans ettirmeye zorluyor ve düşüyor. Öbürü yere çökmüş, Ebu Gureyb Cezaevi, ABD’nin işgal ettiği, insanların öldüğü yerdir, en ağır işkencelerin olduğu yerdir. Üzerine İsrail bayrakları koymuşlar… Bu iş giderek şirazesinden çıkıyor.
“BEYAZ SARAY BU KRİZİ YÖNETMEYİ BECEREMEDİ”
ABD’de 5 Kasım’da seçim var. ABD’de Yahudi lobisi, Yahudi sermaye gücü kıymetlidir. Demokrat parti tarafları onlara oynuyorlar. Tam bağış toplama zamanı. Diğer taraftan evanjelistlerin blok oyla Cumhuriyetçilere gitmesini engellemeye çalışıyorlar. Ama şimdi ABD, Müslüman toplumları da kaybediyorlar. Beyaz Saray bu krizi yönetmeyi beceremedi. Çok net.
